Kalp ve Damar Hastalıklarında Deri Bulguları
Deri, vücudumuzun en büyük organıdır. İç organların fizyopatolojisini gösteren bir nevi vitrin görevi görür. Yani herhangi bir organda sorun oluştuğunda belirli bir zaman içinde derinin fonksiyon ve yapısında da bozulmalar oluşur. Bunun en tipik örnek dolaşım sistemimizde yaşanır çünkü deri altı kılcal damar sistemi ile kalp ve kalpten çıkan ana damarlar aynı kökendir ve birindeki bozulma hızlı bir şekilde deri altı damarlara da yansır. Buna rağmen, hastalar kendilerinde gördükleri deri sorunlarında haklı olarak ilk dermatoloji kliniklerine başvurular. Bununla birlikte, dermatologlar da bu durumda kalp damar cerrahisi konsültasyonuna başvururlar.
Bu durum sadece arterler için değil aynı zamanda venöz ve lenfatik sistem için de geçerlidir.
Bu kitapta, öncelikle yukarıda anlatılan dolaşım sistemi ile cilt damarlarının bağlantısını göstermek için subkutanöz damar yapısı anlatılmıştır.
Bazı kutanöz lezyonlarda dolaşım sistemi sorumlu tutulurken, benzer bazı durumlarda ise lezyon yalnızca deriye aittir, bu nedenle ayırıcı tanı çok önemlidir ve bu nedenle kitabımızda ayırıcı tanı konusunda da bilgilendirme yapılmıştır.
Vücudumuzdaki atar damar tıkanıklıkları ve/veya patolojik genişlemelerinde etiyolojinin cilt altı damar dolaşım sistemi için de geçerli olduğundan dermatolojik lezyonlarda iç organların ve uzuvların damarları da incelenmelidir.
Bunun örneklerinden en bilinenleri hemanjiyonlar ve damarsal malformasyonlardır. Bu örneklere sendromları da ekleyebiliriz: Kawasaki Sendromu, Karsinoid Sendrom, Klippel Trenaunay Sendromu…
Uzuvlardaki venöz ve lenf dönüşlerindeki bozulma da ileri evrede ciltte hasar ve ülserlerle kendini gösterir ki varisler, derin ven trombozları ve lenfödemler bu gruba girmektedir.
Basınç ve/veya bası yaraları, aslında cilt altı dolaşımın bozulması sonucu ortaya çıkar ve ilk bulgu deride ortaya çıkar.
Yalnızca kozmetik sorun gibi ele alınan selülit ve lipodem bile aslında cilt altı kan dolaşımında bozulma sonucu ortaya çıkar.
Bu kitabımızda kalp ve damar hastalıklarındaki cilt bulguları ayrıntısıyla ele alınmıştır.
Kitabımızın hem dermatologlar hem de kardiovasküler cerrahlar için bilgilerini güncelleyeceği, konu ile ilgilenen tüm sağlık çalışanları için de yol gösterici bir kaynak olacağına inanıyorum.
Prof. Dr. Ahmet AKGÜL